Türkiye’de ekonominin performansı, özellikle son 20 yıllık dönemde, “büyüme” parametresi ile açıklanmaya çalışılıyor. Bu yaklaşım iki temel yanılgıya yol açıyor: (i) ülkemizde ekonomi, iç ve dış etmenler nedeniyle sekteye uğradığı dönemler hariç, hep büyüme yakalayabilmiş. Bu büyümenin dinamiklerine bakıldığında ise kalıcı olmayan, refaha dönüşmeyen ve uluslararası konumumuzu iyileştirmeyen bir yapı ile karşılaşılıyor. (ii) Büyüme ile ölçülmeye çalışılan bir ekonomide, ekonominin sağlıklı ve istikrarlı gelişimini sağlayacak ortamın kurulması ve sürdürülebilmesi için gerekli alanlar ve çabalar da gölgede kalıyor.
Türkiye 60 yıldır ekonomideki fırsat dalgalarını ıskalıyor. Büyüyor lakin dünyanın gerisine düşüyor. Öte yandan dünya ekonomisinde yeni bir fırsat dalgasının eşiğindeyiz. Türkiye’nin büyüme ve kalkınma serüvenini ve önündeki yeni küresel fırsatı masaya yatırdık.